Elif Görgü
Mardin Nusaybin’de bulunan toplu mezardaki kemikler ortadan kayboldu. Ýsveçli Prof. Gaunt, analiz için örnek almayý reddetti
Mardin’in Nusaybin ilçesinde köylüler tarafýndan bulunan toplu mezarý incelemek için Türk Tarih Kurumu (TTK) Baþkaný Prof. Dr. Yusuf Halaçoðlu ile Ýsveçli tarihçi Prof. David Gaunt, mezarýn bulunduðu Kuru köyünde dün incelemelerde bulundu. Ancak mezarýn içinin neredeyse boþ olmasý ve daha önce fotoðraflarý çekilip görüntülenen iskelet ve kafataslarýnýn bulunamamasý, tartýþma ve gerginliðe neden oldu. Ýsveç’ten gelen Prof. David Gaunt, analiz için örnek almayý reddetti. Ýncelemenin ardýndan yapýlan basýn toplantýsý oldukça gergin geçti.
Yoðun yaðmurun altýnda mezara giren Halaçoðlu, TTK yetkilileri ve Prof. Gaunt, yaklaþýk 15 dakika incelemede bulundular. Mezarýn içinin su ve toprakla dolu olmasý dikkat çekerken mezarýn korunmasý için hiçbir önlem alýnmadýðý görüldü. Köylüler, geçen sene boyunca onlarca kez mezara girip çýkýldýðýný söylerken bazý gazetecilerin, “Ben bile en az üç kez girip fotoðraf çektim” demesi, mezarýn korunmadýðýný gösterdi. Daha önce onlarca iskelet ve kafatasýnýn görüntülendiði mezarda çok az kemik parçasý olduðunu gören Prof. Gaunt, mezarýn eski fotoðraflarýný göstererek ve “Bu fotoðraflardakiler burada yok” diyerek analiz almayý kabul etmedi. Gaunt, bu mezarda bilimsel çalýþma yapacak bulgunun olmadýðýný dile getirdi.
Mezardaki incelemenin ardýndan basýna konuþan Prof. Halaçoðlu ise Ýsveçli Prof. Gaunt’un, elindeki fotoðraflarý nereden bulduðunu bilmediðini söyleyerek mezarýn Roma dönemine ait olduðu iddiasýný yineledi. Halaçoðlu, “Ýçeri büyük miktarda su dolmuþ, ilk görüntülenen þekli tamamen ortadan kalkmýþ görünüyor. Önemli olan, mezarýn kaç yýllýk olduðunun tespit edilmesi. Eðer iki bin yýllýk Roma mezarýysa zaten araþtýrmaya gerek yok. Zaten iki bin yýl önce Türkler burada yoktu. Romalýlar vardý. Gelirken ana caddeden yolun ne kadar uzak olduðunu gördük. Sevk yollarý Mardin Nusaybin üzerinden giden yoldur. Eðer katliam yapacaksanýz insanlarý buraya kadar getirip katletmezsiniz. Batý’da Ermenilerin, Süryanilerin soykýrýma uðradýðýna dair iddialar var. Ermenilerin geçmiþte ne yaptýklarýný biliyoruz. Burada yaþananlara Avrupa’da kendilerine göre bir biçim vererek insanlarý suçlama hakký kimsede yoktur. Biz diyoruz ki bir de bizim göstereceðimiz mezarlarý açsýnlar. Bir de Ermeni komitacýlarýn yaptýklarý katliamlarýn toplu mezarlarýný açalým” diye konuþtu.
‘Hayal kýrýklýðýna uðradým’
Daha sonra, Nusaybin Nezirhan Otel’de ortak bir basýn toplantýsý düzenlendi. Halaçoðlu, iddialarýný yinelerken Gaunt ise mezarla ilgili Türkiye medyasýnda çýkan yazýlarý ve fotoðraflarý araþtýrmak için geldiðini belirterek “Amacýmýz, bu toplu mezardan çýkan kemiklerin Asur, Süryani ve Ermenilere ait olup olmadýðýný araþtýrmaktý. Ayný zamanda TTK ile enternasyonel tarih araþtýrmalarý birliði ile bir iþbirliðinin ilk adýmýný atmaktý. TTK ile bir diyalog yolu baþlatmanýn ve bu tarihi sorunun çözülmesinin bir ilk adýmýydý. Hâlâ bu amaca inanýyorum. Ama mezara indiðimde tam olarak bir hayal kýrýklýðýna uðradým; çünkü araþtýrmak için geldiðim kemikler, iskeletler, kafataslarý yoktu. Bu gördüðüm mezarýn, bilimsel araþtýrma yapýlacak bir mezar olmadýðýný söyleyebilirim. Mezar o kadar deðiþikliðe uðramýþ ki tanýnmaz hale gelmiþ. Bu mezarýn, bir ön araþtýrma için bilimsel nesne olmadýðýný söyleyebilirim” dedi. Gaunt, köylülerden askerlerin mezardaki kemikleri taþýdýklarý yönünde duyum aldýklarýný iddia etti. (Mardin/EVRENSEL)